Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam298
Toplam Ziyaret818059
Mutlu Bir Yıl Dileriz

Sürekli anlaşmazlığın ve uyumsuzluğun nedenleri; kadınla erkek arasındaki dinsel ve yasal engeller ile toplumların arasındaki sınırlar ve kurallardır!

Adnan YALIM

Önümüzdeki yıl çocuklarınıza, bilgi yerine, özgün olanı; müziği, spor yapmayı, resim çizmeyi, kitap okumayı, yemek pişirmeyi, insanların birbirlerinden farklı olduklarını anlamalarını sağlamak için de, empatiyi öğretin!

Ayrıca; semboller ve ritüeller yerine,

Değerleri; dil ve sanat, hukuk ve tarih, sorumluluk ve sorgulama, çevre ve iklim bilincini...

♠ Yaşamayı; kimseden emir almadan ve kimseye emir vermeden yaşamayı...

Benlik edinmeyi; "kul benlik" değil, "özerk benlik" edinmeyi...

Düşünmeyi; kimseden emir almadan, bağımsız düşünmeyi...

İnanmayı; safsatalara değil, başarıya inanmayı...

Başkalarına değer vermeyi...

Ekip çalışmasının önemini... 

...öğretin çocuklarınıza!

kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Sayfası
Kendi Okulunu Kendin Yap Kampanyası
Avanos Kazası, Umum Köy Muhtarları ile Kurul Üyeleri l 1943
***Kendi Okulunu Kendin Yap Kampanyası***

1930’lu ve 1940’lı yıllar Türkiye’de, eğitim ve öğretim alanında, değişim ve yeniliklere, her zamankinden daha fazla eğilinen, Köy Enstitüleri’nin inşa edildiği yıllar olarak bilinir.

Tüm bu değişim ve yenilikler kapsamında, ilköğretimi tüm köylere ulaştırmak ve böylece köyleri çağcıl bir yaşama kavuşturmak amacıyla da çeşitli etkinlikler gerçekleştirilmiş.

(*) Köyümüz Köşektaş’ı da kapsayan bu etkinliklerden bir tanesi, 1943 yılında, Avanos'ta gerçekleştirilmiş. İçinde Cumhuriyet tarihinin ender bakanlarından Hasan Ali Yücel ile Köy Enstitüsü sisteminin hem kuramcısı hem de kurucusu İsmail Hakkı Tonguç’un da bulunduğu bir kurul, o yıllarda, Avanos’a bağlı köylerin muhtarlarını, Avanos’a çağırarak, “Kendi okulunu kendin yap!” sloganı eşliğinde, yoğun ve yaygın bir etkinlik dönemi başlatmış.

(**) Aynı yılın izleyen günleri, haftaları ya da aylarında, içinde İsmail Hakkı Toguç’un da bulunduğu, aynı ya da başka bir kurul Köşektaş’a gelmiş ve kimi incelemelerde bulunmuş. Kurul, yaptığı incelemeler sonrası, Köşektaş halkından, beş yüz dönümlük bir arazinin, Köy Enstitüsü Yerleşkesi için, “Köy Enstitüleri Teşkilatı”na özgülenmesini talep etmiş.

Köylerine gelen ve güzide insanlardan oluşan bu kurulu en iyi şekilde ağırlayan Köşektaş halkı, kurulun bu talebini, mevcut olanaksızlıkları gerekçe göstererek, geri çevirmiş.kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Sayfas

Kaynakça:

(*) FotografNecati Güneş, (2019) - Avanos Kazası, umum köy muhtarları ile kurul üyeleri, (1943).

(**) BilgiMusa Kâzım Yalım, (2007), Kâmil Gülmez (15 Mayıs 2019), Yusuf Yıldız (Koççe Hava’nın Yusuf), (25 Mayıs 2019)

  
1770 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ritüeller ve Gerçekler


Miladi Takvim ve Altında Yatan Gerçekler

Mevcut yılın 31 Aralık günü sona ermesi, tamamen takvim sisteminin nasıl tanımlandığıyla ilgilidir. Yani bu tarih “doğal bir zorunluluk” değil; insanların zaman ölçme biçiminin, hatta egolarının, batıl inançlarının bir sonucudur.

Aşağıdaki bilgiler konuya açıklık getiriyor:

📅 Miladi Takvim (Gregoryen Takvimi)

Bugün dünyanın büyük bir kısmı Gregoryen takvimini kullanıyor. Bu takvimde yıl, 1 Ocak’ta başlıyor ve 31 Aralık’ta sona eriyor.

Bu düzenleme, 1582 yılında, Papa XIII. Gregorius tarafından yapılmış bir reformla ortaya çıkmıştır.

🌍 Bir yılın uzunluğu dünya’nın güneş etrafındaki hareketine dayanıyor

Dünyanın güneş etrafındaki bir tam dönüşü yaklaşık 365,2422 gün sürüyor.
Takvimde bu 365 güne yuvarlanıyor; fazlalığı dengelemek için, 4 yılda bir artık yıl ekleniyor.

🕰️ Ayların uzunluğu ya da kısalığı tarihsel geleneklerden geliyor

Ayların 30 ya da 31 gün sürmesi, Şubat’ın daha da kısa olması gibi ayrıntılar tamamen Roma döneminden kalma kültürel ritüel ve tercihlerdir.

Yani 31 Aralık’ın yıl sonu olması, astronomik bir zorunluluktan çok, tarihsel bir alışkanlıktır.

Derinlemesine bakılacak olursa, Roma imparatorlarının kaprisleri bile işin içinde.

Roma takviminin bugünkü hâline gelmesinde gerçekten de imparator kaprisleri, politik rekabetler ve kişisel ego savaşları önemli rol oynamış. Bu yüzden, takvim tarihinin ciddi bir kısmı aslında “astronomi” değil, “insan doğası” tarafından belirlenmiş!

Roma Dönemindeki “Kaprisler” ve Takvime Etkileri

🎖️ Ayların isimleri imparatorların egolarına göre değiştirilmiş

- Quintilis, Julius Caesar’ın onuruna July (Julius) olarak değiştirilmiş.
- Augustus, Julius’tan geri kalmamak için, adını taşıyan ayın da 31 gün sürmesini istemiş.

Bu nedenlerden ötürü, diğer aylardan gün çalınmış; Şubat ayının güdük kalmasının sebebi “Benim ayım da onun ayı kadar uzun olsun” kaprisi olmuş.

🗳️ Politikacılar yılları uzatıp kısaltıyordu

Roma’da yılların başlangıcı konsüllerin göreve başlama tarihine bağlıydı.
Kimi politikacılar, görev sürelerini uzatmak, rakiplerini zayıflatmak için, yılı bilerek uzatıyor ya da kısaltıyorlardı.

Takvim bir süre tam bir kaosa dönüştü.

🧮 Papazların (Pontifex Maximus) keyfine göre ay ekleme ve çıkarma

Roma’da takvimi düzenlemekten sorumlu rahipler, ay ekleme (interkalasyon) yetkisine sahipti. Bu yetkiyi, dost bildikleri politikacıların görev sürelerini uzatmak, rakiplerininkini kısaltmak için kullanıyorlardı.

Yani takvim, bir tür siyasi manipülasyon aracıydı.

👑 Julius Cesar’ın reformu bile “kaprisli” bir düzeltmeydi

MÖ 46 yılında, takvim o kadar karışmıştı ki, o yıl 445 gün sürmüştü.
O yıl “confusion year” (karmaşa yılı) olarak bilinir.
Cesar, takvimi düzeltmek için bu hadsiz adımı atmıştı.

🎉 Sonuç olarak

Mevcut yılın 31 Aralık günü sona ermesi, sadece dünya’nın güneş etrafındaki dönüşüyle değil; aynı zamanda Roma imparatorlarının egoları, politik çekişmeler ve dini otoritelerin keyfi kararlarıyla da şekillenmiş bir tarihin sonucudur.

kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Saufası

Bilgi: Bu sütuna aktarılan bilgiler, aşağıya aktarılmış sayfalardan edinilmiş bilgilerin bir özetidir.

l de.wikipedia.org l ptb.de l religionen-entdecken.de l shutterstock.com l timeanddate.com l kulturpalast-dresden.de