Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam26
Toplam Ziyaret727446
Film Tanıtım Köşesi

Fotograf: Universal Pictures

»She Said« filminden bir sahne: İnsanların konuşmalarını dinlemek de sürükleyici olabilir.

»She Said«. ABD 2022. Yönetmen: »Maria Schrader« Senaryo: »Rebecca Lenkiewicz« Oyuncular: »Carey Mulligan«, »Zoe Kazan« »Patricia Clarkson« Süre: 129 Dakika.

Aslında bu filmde, neredeyse iki saatten fazla, yıllar önce yaşananlar hakkında, konuşmalar var. 

Yönetmen »Maria Schrader«, kelimelerin gücüne güvendiği için olsa gerek, »She Said« ile, sürükleyici bir gazetecilik gerilimi yaratmayı başarmış!

»She Said«, son derece sakin ve sabırlı bir şekilde, film yapımcısı »Harvey Weinstein« ın, kimi kadınlara karşı cinsel saldırılarının nasıl ortaya çıktığını ve bu cinsel saldırılarının kadınlarda hangi kabuklanmaz, hangi iyileşmez yaralar açtığını anlatıyor.

New York Times, 5 Ekim 2017'de, araştırmacı gazeteciler »Jodi Kantor« ile »Megan Twohey« tarafından yazılan bir makaleyi ön sayfasında yayınladığında, Hollywood'da ve uluslararası alanda bir sansasyon yaratmış. Çünkü »Jodi Kantor« ile »Megan Twohey«, Oscar ödüllü »Harvey Weinstein«ın, yıllardır kendisini cinsel tacizle suçlayan kadınları susturmak için sus payı ödediğini yayınlamışlar.

Bu gerçek hikayeye dayanan »She Said«, gazeteciler »Megan Twohey« (Carey Mulligan) ile »Jodi Kantor«un (Zoe Kazan) Hollywood'daki büyük sessizliği bozma ve gücün suiistimallerini ifşa etme mücadelelerini konu ediniyor. 

»She Said«de, cinsel tacize maruz kalan kadınlar, olayı araştıran gazeteciler, soruşturma evrelerinde, büyük bir baskı, şantaj ve korku ağıyla karşılaşırlar. Karşılaştıkları tüm tehditlere, şantajlara rağmen, gerek kadınlar, gerekse cesur gazeteciler yılmazlar ve uluslararası bir dayanışma dalgasını tetiklerler. 

»She Said« kısaca, ifşanın, araştırmacı gazeteciliğin paha biçilmez değerini ve cesur gazetecilerin, amansız gerçekleri hangi koşullar altında gözler önüne serdiklerini gösteriyor!

Oyuncular: »Carey Mulligan« (Promising Young Woman) ile »Zoe Kazan« (The Plot Against America), New York Times muhabirleri »Megan Twohey« ile »Jodi Kantor«un rollerini üstlenmişler.

»She Said«, bu bağlantı aracılığıyla izlenebilir!

Film tanıtım metni, Almanca aslından, Türkçe'ye çevrilmiştir.

kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Sayfası
Anlatım Sanatı - Emin Özdemir

Türkçenin özleştirilmesi, geliştirilmesi ve zenginleştirilmesine çok büyük emeği geçen dilbilimci yazar Emin Özdemir'in "Anlatım Sanatı" kitabı Bilgi Yayınları'ndan Mart 2012'de çıktı.


 

Anlatımda yaratıcı olamayan diyalogda başarılı olamayacağı gerçeği bilindiğinden kitabın herkes için yazıldığı daha başlığından anlaşılıyor.

Kitap, Türkçeyi doğru, güzel ve etkili bir biçimde konuşmak, yazmak isteyen herkes ve öncelikle Türkçeyi kullanma yetilerini geliştirmek isteyen yerli yabancı tüm öğrenciler ve öğretmenler için önemli bir başvuru kaynağı olma amacını taşıyor.


Yazarın yaşamı ve eserleri
 
1931 yılında Kemaliye’de doğdu. Pamukpınar Köy Enstitüsü’nden sonra Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü, bugünkü adıyla Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi (1953). Bitirdiği bölüme asistan ve öğretim görevlisi oldu (1957). Milli Eğitim Bakanlığı’nca açılan bir sınavı kazanarak Amerika’ya gönderildi (1960). Amerika’da Columbia ve Indiana üniversitelerinde “değişik düzeylere göre metin hazırlama ve anlatım teknikleri” konusunda eğitim gördü (1960-1963). Hacettepe Üniversitesi Temel Bilimler Fakültesi Temel Türkçe Bölümü’nde bölüm başkanı ve öğretim görevlisi olarak çalıştı (1968-1972). Ankara Üniversitesi Basın ve Yayın Yüksekokulu, bugünkü adıyla İletişim Fakültesi öğretim görevliliğine geçti (1974). Bu görevinden emekliye ayrıldı (1996). TÜBİTAK Bilim ve Teknik, Bilim Çocuk dergilerinde yayın danışmanı olarak görev aldı (1997). Bu görevlerini sürdürürken Türk Dil Kurumu’nun çalışmalarına etkin biçimde katıldı. TDK’nin Yönetim ve Yürütme Kurulu üyeliklerinde bulundu ve Terim Kolu Başkanlığını yaptı (1966-1983).
Türkçenin özleştirilmesi, geliştirilmesi ve zenginleştirilmesi savaşımını sürdürdü. Bu bağlamda edebiyat yapıtının dille ilişkisi, dilin işlevi ve kullanım düzeyleri, toplumsal yapıyla bağları gibi sorunları ele aldı. Bunları Dil ve Yazar, Öz Türkçe Üzerine, Türk ve Dünya Edebiyatı, Yazı ve Yazınsal Türler, Dilin Öte Yakası adlı yapıtlarında işledi. Bunun yanı sıra dil ve edebiyat bilgilerinin bir donanım ve beceri olarak yaşama uyarlanması yollarını gösterme konusuna yöneldi. Bu yolları Güzel ve Etkili Konuşma Sanatı, Anlatım Sanatı, Okuma Sanatı, Eleştirel Okuma, Okuma ve Metin İnceleme adlı yapıtlarıyla ortaya koydu. Dil devrimine ve Türkçenin doğurganlığına yönelik çalışmalarını da Dil Devrimimiz, Terim Hazırlama Kılavuzu, Erdemin Başı Dil adlı kitaplarında topladı, Türkçenin söz varlığıyla ilgili çalışmalar yaptı: Öz Türkçe Kılavuz Sözlük, Edebiyat Bilgileri Sözlüğü, Açıklamalı-Örnekli Deyimler Sözlüğü, Açıklamalı Atasözleri Sözlüğü, Düzyazının Sorgulayan Gücü, Yüzler ve Sözcükler.

Emin Özdemir’in başka alanlara yönelik çalışmaları da vardır: Mustafa Nijat Özön (inceleme), Bizler Büyüyünce (çocuk romanı), Türkçe Öğretimi, Düşüncenin Toprağı (denemeler), Sözcük Sözcük İçinde, Öykülerle Atasözleri.

  
2591 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Şiir Tanıtım Köşesi


Resim sanatçısı Özgür Yalım tarafından çizilmiş olan "Yaşamın Katli" isimli bu başyapıt resim severleri, insan doğasının karanlık yönleri üzerinde düşünmeye teşvik eder!
kosektas.net

Ateş ve Buz
Robert Frost

"Kimi der, dünya ateşle son bulacak
Kimi - buzdağına dönecek.
Arzuyu tattığım kadar,
Aklım ateşten yana olanlara kanar.
Ama iki kez son bulacaksa eğer,
Nefret hakkında yeterince bilgim var
Donarak batmak daha görkemli olacak,
Nefret ancak böyle son bulacak."

"Ateş ve Buz", XX. yüzyılın en ünlü Amerikan şairlerinden biri olan "Robert Frost"un bir şiiridir. 1920'de yayınlanan bu kısa ama etkileyici şiir arzu, nefret ve onlarla birlikte insanların yok oluş temalarını işliyor. "Robert Frost", son derece canlı ve özlü bir dil kullanarak dünyanın sonuna dair düşündürücü bir bakış açısı sunuyor.

Şiirin aslı dokuz dizeden oluşuyor, yani az kelimeyle çok şey söylüyor. İlk iki satırda "Robert Frost", "arzu" ve "nefret" kavramlarını dünyanın sonunun potansiyel nedenleri olarak düşünüyor. Ateşi, insanlığı yutabilecek tutkulu ve tüketen bir  istenç olan arzuyu temsil eden bir güç olarak sunuyor. Tersine, buzun insanlığı dondurup kontrol edebilecek soğuk ve yıkıcı bir duygu olan nefreti simgelediğini tasvir ediyor.

"Robert Frost", bu iki yıkıcı gücün potansiyel sonuçlarını tartışıyor. Ateşin yıkıcı gücünün hızlı ve hararetli bir yok oluşa yol açabileceğini, burada arzu yoğunluğunun teşvik görevi gördüğünü öne sürüyor. Öte yandan buzun kademeli ve amansız tahribatı, nefretin derin ve her şeyi tüketen doğasını temsil ediyor.

Son satırda "Robert Frost", gözlemlerini yansıtıyor ve hem ateşin hem de buzun dünyayı yok etme kapasitesine sahip olmasına rağmen, ateşle ilişkilendirilen arzunun daha tehlikeli olabileceğine ve muhtemelen yıkımın nedeni olabileceğine inandığını ifade ediyor.

Genel olarak, "Ateş ve Buz" insanlığın kendi kendini yok etme potansiyeline dair karanlık ve karamsar bir bakış açısı sergiliyor ve okuyucuları arzunun ve nefretin doğası ve bunların sonuçları hakkında düşünmeye bırakıyor.

"Ateş ve Buz" kısa ve açık bir dil kullanarak derin insani duyguları derinlemesine inceleyen, çok beğenilen bir şiir. "Robert Frost"un "arzu" ve "nefreti" temsil etmek için temel imgeleri ("ateş" ve "buz") kullanması şiire bir evrensellik duygusu getirerek okuyucuların kendi deneyimleriyle kişisel bağlantılar kurmasına olanak tanıyor.

Şiirin kısalığı da etkisini artırıyor. "Robert Frost", sadece dokuz satırda insanlığın potansiyel yıkımını özetliyor ve okuyucular üzerinde kalıcı bir izlenim bırakıyor. Şiirin özlü yapısı duygusal yoğunluğunu arttırıyor, çünkü her kelime anlam taşıyor ve genel temaya ve mesaja katkıda bulunuyor.

Üstelik ateş ve buzun yıkıcı güçleri arasındaki karşıtlık, okuyucuları arzu ve nefretle kendi deneyimleri üzerinde düşünmeye sevk ediyor. "Robert Frost"un bu duyguları keşfetmesi, kontrolsüz tutku ve kalıcı düşmanlığın tehlikelerine karşı bir uyarı görevi görüyor.

Dahası, "Robert Frost"un "Ama iki kez yok olacaksa eğer l Nefret hakkında yeterince bilgim var l Donarak batmak daha görkemli olacak l Nefret ancak böyle son bulacak" şeklindeki son cümlesinin muğlak doğası, daha derin bir yoruma davet ediyor. Bu, "Robert Frost"un hem arzunun hem de nefretin dünyayı yok etme potansiyeline sahip olduğunu düşündüğünü, ancak nefretin yıkıcı gücünü kabul edecek kadar iyi anladığını gösteriyor.

“Ateş ve Buz", az sözle çok şey anlatması, arzu ile nefretin derinlemesine araştırılması, okuyucuları insan doğasının karanlık yönleri üzerinde düşünmeye teşvik etmesi bakımından, güçlü ve düşündürücü bir şiir.

Kaynak: Literature English

kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Sayfası